Aklı kıt olan dilini tutamaz!
Aklı kıt olan dilini tutamaz!
Hülya Avşar, “Peçelileri kızıma gösterip ‘BAK ÖCÜ’ diyordum” diye Müslümanlara alay ediyor, hakaret Ediyor!
Andolsun ki sözlerini onlara soracak olsan: “Lafa dalmış, eğleniyorduk.” diyeceklerdir. De ki: “Allah’ı, ayetlerini ve Resûlü’nü mü alaya alıyorsunuz?” (9/Tevbe 65)
Bu zevat, beyaz çarşafın giyilebileceğini yazdığını söylemiş. Peçe konusunda uluslararası kabul görmüş tıp (!) dergilerinde sayısızca makaleleri yayımlanmış bir hermokolog’dur kendileri. Hatta bu peçe konusunda kaynak nitelikte kitapları da var! Bu bodur tavuğun çok marifeti varda, biz mi keşfedememişiz?
Şımarık, sonradan görme, ne oldum budalası, hak etmediği halde kendisini şöhret ve servet sahibi yapan halkına tepeden bakmayı matâh ve marifet sanan akıl yoksunu kişiler belki böyle oluyor.
İlim, bilgi, tevazu ve erdem’i gündüz vakti elimizde bir fenerle aramak durumunda kaldığımızın sanırım kabulü olsa gerek. “Onlar” derken yüzdeki istihza, ötekileştirme, çok yazık.
Kiliseye gidip dua eden, “Aşkım için din değiştiririm” diyen birinden farklı bir yaklaşım beklenemezdi. Başörtüsüz bir kadın istediğini giyebilirken, peçeli bir kadının örtünmesi alay konusu oluyor. Bir yerde özgürlük varsa, bu herkesin özgürlüğüdür Hülya Avşar.
“Bana bir koca lazım, o da bu gece lazım” diye şarkı yapıp ekranlarda boy göstermen edepsizliğine nasıl saygı duyuluyorsa, sen de dini tercihi olarak giydiği çarşafa taktığı peçeye saygı duyacaksın duymak zorundasın Hülya Avşar.
İçinde insan olmayan elbiseler ile üzerinde elbise olmayan insanlar arasındaki fark gibi olmuş… Kişiliği değil dişiliği ile sarhoş masalarına meze olan bu tür zavallılar bizden ancak Allah ıslah etsin duası alır.
Modernlik ile seviyesizlik arasında , Ünlü olmak ile rezil olmak arasında çok ince bir çizgi var. Şımarıklık hallerinin terbiyesizliğe ve hadsizliğe evrilmiş hali. Uzunca bir süredir bu tipler milletin vücudunda sülük misali kan emiciler gibiydi… Aslında Baki Özışık konuyu özetlemiş; “Türkiye, yıllardır Soyunma Sanayii’ne yapmış olduğu yatırımı Savunma Sanayii’ne çevirince, hainler bir bir kendini ifşa etti. Artık eski Türkiye yok artık Televoleciler.
Aklıma Türkan Saylan geldi. Ömrünü başörtüsüyle savaşmakla geçirdi, ahir ömründe kansere yakalandı, saçları dökülünce başını örtmek zorunda kaldı. Müslüman kadının örtüsü ile uğraşanların sonu başörtüsü örterek ölmek oldu. Hayat insanı alır tam da layık olduğu yere bırakır. Bekleyelim, görelim.
“Sarhoş bilmez, kayıkçı teknesini yat sanır. Eşeğe gem vurmayın kendini at sanır.”Biz şimdi bunu mahatap aldık ya, buda kendini bir halt sanır.
Anadolu kadını her zaman virüse karşı maskeliydi! Ve onlar hor görülenlerdi. Şimdi bütün kainat onlara özendi…
Selam ve dua ile…