Öksüzlerin canı yanmasın olur mu ?

Öksüzlerin canı yanmasın olur mu ?

Dünyada aşkı, sevmeyi, sevilmeyi, değer verilmeyi en fazla hak eden yegâne varlık kadındır. O kadınını siması herkeste başkadır ama adı aynıdır. Halil Cibran o kutsal kadını anlatırken şöyle demiştir:

“Dünyadaki en güzel üç kadın: Annem, gölgesi ve aynadaki yansıması…”

Karşılıksız sevgiyi, fedakârlığı tarif et deseler “ANNE” der, susarım…
Sonra bir ağlamak düğümlenir boğazımda,
Sen ağlama anne, sen ağlayınca,
Yarılsın yeryüzü, homurdasın yedi arş u asuman,
Tufan kopsun, gelsin kıyamet…

Anne kelimesinin karşılığı; Karşılıksız sevgi, fedakarlık, tutku ve kaygıdır.

Fırtına dindiğinde bile orada beklerler gidecek hiçbir yer bulamayan gemiciler ancak annelerinin kucağına dönmek isterler. Çünkü en güvenilir limandır anne.

Kadın/Anne başında ayet, ayağının altında cennet taşıyandır.
Bir gün değil bin yıl da hizmet edilse haklarını ödeyemeyiz.

Rasûlullah ﷺ şöyle buyuruyor;

“Ana-babasına iyilik edene müjdeler olsun! Allah Onun ömrünü uzatır.” (Buhârî)

Aslında diğer özel günleri sevmediğim gibi anneyi bir güne sığdırmak, maddi değer biçmek hiçte hoşuma gitmemektedir. Evladını veya annesini kaybetmiş insanlar için nasıl bir gün hiç değinmiyorum bile.

Anne sevgisini, baba sevgisini, eş sevgisini bir güne sığdırmak sadece bir düzenin oyunu olduğunu düşünüyorum.
Hayatınızdaki değerli insanları her zaman sevin, el üstünde tutun.

Anneliğin çocuk sahibi olmaktan daha öte ve fazla bir şey olduğunu hatırlatan annelerimiz de var. Onlar şehit anneleri, onlar koruyucu anneler, onlar engelli anneleri. Hepsinin bizde saygın ve asil bir yeri var.

Herkesin annesi en özeldir, herkesin annesi en kıymetlidir ama herkesin annesi her gün annedir. Bir gün için anne yokluğunu her gün hissedenlerin canını daha çok yakmayalım.

Selam ve dua ile…