‘One Minute’ dedik zaman doldu, şimdi ‘The End’ zamanı!

‘One Minute’ dedik zaman doldu, şimdi ‘The End’ zamanı!

‘Yimakh shemo’ diye bir şarkı söyleniyor Kudüs’te. İbranice de ağzı alınabilecek en ağır beddua, duyuyor musunuz?

Peki anlamını biliyor musunuz?

‘Köklerini kazıyalım, adlarını tarihten silelim’.

Kimi peki? Bizi. Biz Müslümanları.

Bunlar insan olamaz.
Manzaraya bak, aklım almıyor.
Gözleri nasıl da kör olmuş, masum insanları öldürürken nasıl böyle eğlenebiliyorlar?

Cümle kuramıyorum. Ne söylesem az geliyor. Düşünüyorum, ne söyleyeceğimi bulamıyorum ama susmakta istemiyorum.

Halkı bu denli iğrenç olan bir topluluğun askeride silahsız savunmasız olana elbet saldırır.
Elbet o gün gelecek Allah sizin gibi zalim topluluğu yer yüzündeki ordusu ile cezalandıracak. Umudumuz ve duamız o günün yakında olmasıdır.

“Yoksa onlar “Biz yenilmez bir topluluğuz” mu diyorlar?
Yakında o topluluk da yenilecek ve arkalarını dönüp kaçacaklar.
Ama asıl vadeleri kıyamet günüdür ve kıyamet günü şüphesiz daha dehşetli ve daha acıdır. ” (Kamer 44-46) “Sakın Allah’ı zalimlerin yaptıklarından habersiz sanma. Allah onları, ancak gözlerin dehşetle bakakalacağı bir güne erteliyor.” (İbrahim Suresi-42)

Kıyamet kopar, Hakk’ın divanında iki mahkeme kurulur. Biri zalimler için, diğeri zulme sessiz kalanlar için. Cemil Meriç der ki; “Zulmün olduğu yerde tarafsızlık namussuzluktur.”

Artık kınama devri kapanmış olmalı, bu saaten sonra icraat olmalı birilerinin buna dur deme vakti çoktan geldi de geçti bile. Hep aynı senaryo, aynı zulüm, aynı göz yaşı. Kınama kınama nereye kadar?

Rahmetli Prof. Dr. Necmeddin Erbakan’ ın dediği gibi; “8 milyonluk İsrail için 1,5 milyar Müslüman Ebabil bekliyorsa, Ebabiller gelse İsrail’i değil, bizi taşlar.”

Yalnız iman ve fikir; ne sevgili ne kardeş;
Bir akıl gelecek ki, akıllar delirecek.
Ve bir devrim, evvela devrimi devirecek.
Her şey birbirine denk, her şey birbirine eş.

‘One Minute’ dedik zaman doldu. Şimdi ‘The End’ zamanı…
Ansızın bir sabah namazını Mescid-i Aksa’ da kılma zamanı.

Ya Rabbim,
Sen bize kendi silahımızı yapan yiğitler gösterdin, Ayasofya’ da, Taksim’de Cuma kılmayı nasip eyledin, Karabağ’ın yeniden fethini gösterdin, Mescid-i Aksa’da hep birlikte namaz kılmayı da nasip eyle.

Selam ve dua ile…