Ne kadar uğraşırsanız uğraşın, bakır altın gibi parlamaz

Ne kadar uğraşırsanız uğraşın, bakır altın gibi parlamaz

Son günlerde adamın biri çıkmış her konuda konuşuyor. Eski bir generalmış. Ne olursan ol. Paris de toplantıya katılmış da, kadının biri Özlem Zengin gibi konuşmuş da, mış mış.

Özlem Zengin’ mi, Özlem Zengin gibi biri mi beyefendi? İkisi ayni şey değil . Muğlak ifadeler kullanarak insanları zan altında bırakmayın . Üstelik başörtülere zulüm edildiğinde askerdiniz, bu konulara yabancı olmadığınızı biliyoruz. “Özlem Zengin gibi bir kadın” derken başörtüsü kullanan kadınları aşağılıyorsunuz. Başörtülü olmak da bir kadın hakkıdır ve bu hak bir dönem gasp edildi.

Bu emekli generale ait “Özlem Zengin gibi bir kadına şöyle dedim” ifadesindeki ötekileştirme, küçümseme ve buz gibi hakaret, bir zamanlar ülkede fiili durum halindeydi. Zihinleri hala eski günlere dönüş özlemiyle dolu bunların.

Kadına seçme ve seçilme hakkı 2013 yılında verildi. Ondan önce seçmeceydi. Seçilme hakkı sadece belli zümreye aitti. Üniversiteye bile alınmayan örtülü kadınlar meclise girmeyi hayal dahi edemezlerdi.
Memlekette kendilerini birinci sınıf zanneden dar kafalı zevatlar, toptancı bir bakış ile başörtülü kadınları cahil ve gayri mili gösterilmek istenmektedir.
Hayatlarını başörtüsü ve dini milli değerler düşmanlığı ile tüketmeye çalışan bu ünvanlı ünvansız şahısları milletimiz çok iyi bilir. 2002 dönemiyle çürümüş düzen (askeri, yargı, bir takım dernek oda vs. stk vesayetleri, banka hortumları vb.) tasfiye edildi. Onun kuyruk açısıyla, salyalarını akıtarak sağa sola saldırıyorlar.

AK Parti grup başkan vekili Özlem Zengin’i eleştirenlerin ‘Size konuşma hakkını Cumhuriyet verdi’ safsatasına ancak aptallar inanır.
Peçeli hanımlara hakaret eden, Hülya Avşar gibi kadınları soyundukça alkışlayıp başörtülü kızları ise ezdikleri 28 Şubat’ı bu millete unutturamazsınız.

Başak Demirtaş’a hakaret edildi diye ortalığı yıkanları Özlem Zengin’e yapılan hakaretlere
tepki verirken göremediniz değil mi? Çünkü dertleri Kadın haysiyeti değil siyasetti.

Milletin başındaki örtüyle uğraştıkları kadar teröristin elinde ki silahı almak için uğraşsalardı bugün terör diye bir şey kalmazdı.

Haber7 yazarı Esra Elönü kardeşimin sözlerine aynen katılıyorum. “Özlem Zengin, hep kalenin önünde. Bu dava denilen kitabın içine kurulmuş en güzel ve en yiğit cümle. Had sarrafı olduğunu öyle güzel gösterdi ki. Çürükler döküldü sağlamlar gövdeye tutundu.Yara bandını geriye sardı ve kelime kelime gösterdi”.

Uğraşmayın parlatmaya. Ne kadar uğraşırsanız uğraşın, bakır altın gibi parlamaz. Sadece uğraştığınızla kalırsınız. Talimat alındığı belli parlatmak için ama nafile. Bakır bakırdır.