Dün Yanarken, Bugün Boğuluyoruz!
Dün Yanarken, Bugün Boğuluyoruz!
Mimar Sinan’ın köprülerinin altından nehirler akarken bizim köprülerin üstünden sular niye akıyor diye hiç düşündünüz mü?
Bilimsel kriterleri ticari kriterlere kurban ederek yapılanları sel basar deprem sarsar yangın yakar.
Siyaset dünyamiz hala durumun vehametinin farkında değil. Geçtiğimiz günlerde BM iklimsel değişim raporunu yayınladı ve günlerdir dünyanın gündemini işgal eden bu rapor Türkiye`de lafı dahi edilmedi.
Maalesef suni ve siyasi gündemlerde boğuluyoruz.
Çevresel sorunlar, trajedik sonuçları ve yaşanabilirliğin tehlikeye girmesi, insanlığı bu konuda kafa yorup, çözümler üretmeye zorlamaktadır. Dolayısıyla politika belirleyiciler olarak siyasi parti
lerin çevre sorunlarına yaklaşımları müthiş önem arz ediyor.
Gerçi BM raporları belli bir süreliğine ünvanı bol Proflar, bilim adamları vs. tarafından tartışılır ve kısa bir zaman sonra unutulur. Çünkü dünyayı kirleten süper güçler ne üretim lükslerinden nede politikalarından vazgeçmezler. Üç beş çevreci kurum süslü püslü bir kaç laf eder, perde yeni bir felakete kadar kapanır!
İman hayata hayat olmazsa veya o iman hayata tesir etmezse başımıza gelenlerin hakiki değerlendirmesini yapamayız. Reyting peşinde olanların gevezeliği ile seküler kafaya girip sebepler şirkinde boğuluyoruz. Acaba hangi sel daha tehlikeli?
Bu süreç normal bir süreç değil. Bela ve musibetlerin yağmur gibi yağdığı zor bir süreç.
Bu süreç, toplu halde Allah’a isyana son verip, iyiliklerin, sadakalarin, tövbelerin artırılmasının gerektiği bir süreç. Bu süreç, herkesin birbiriyle helalleşmesi gerektiği bir süreç.
Allah yâr ve yardımcımız olsun.
Selam ve dua ile…